17 Haziran 2014 Salı

BİR AŞK HİKAYESİ : KIZ KULESİ



       İstanbul’ un en görkemli ve güzel yerlerinden olan Kız kulesi hikayesi ve yaşanmışlığı ile farkını gösterebilmektedir. İstanbul’ da bir aşk hikayesi’ nin kalıcı eseri olan bu mekanda şimdilerde bir tarihi mekan veya restaurant olarak kullanılabilmektedir. Birçok dizi, posterlerde her zaman gösterilen bu tarihi mekan ulaşımı ile de görülebilecek kolay bir yer olarak görülebilir. Şu an restaurant olarak iletilen bu mekanın daha doğru şekilde müze olarak kullanılması daha iyi olabilecektir. Bu güzelliğin tadılması için kesinlikle görerek burada hissederek yaşayabileceğiniz kız kulesi denizin ortasında konumlanması ile farklılığını yaşatabilmektedir. Çiftler için her zaman romantik bir mekan olan Kız kulesi eşsiz manzara ile birlikte sizlere de aşk dolu bir hikaye sağlayabilmektedir.


 Kız Kulesi Hikayesi

Bir aşk hikayesi olarak görebileceğimiz bu olayda Hero ve Leandros olarak bilinen ve birbirini sonsuz bir aşk ile seven kişilerden Hero’ nun bu kuleden ayrılması ile birlikte başlamaktadır. Hero rahiplerden olarak bilinir ve aşka da kapılarını kapatmıştır. Hero yıllar sonra ilk olarak bir törene katılmak için kuleden çıkarak Leandros ile tekrardan karşılaşması ile tekrardan bu aşklar kuleye gelir ve birbirlerini kutsallar.
Kız kulesinde bu dönemden itibaren her gün bu iki aşığın birbirleri ile doyumsuz aşklarını yaşaması ile geçer. Tamda günlerden bir günde Hero’ nun yaktığı ateş fırtınalı bir boğaz gününde sönerek Leandros denizde kaybolur. Bu durumu fark eden Hero’ da kendisini denize bırakarak ölüme kendini atar. Yani kavuşamayan aşkların hikâyesi olan bu kulede farklı bir hikâye olarak yılan hikayesi de bilinmektedir.
Yılan Hikayesi
Söylenenlere göre bir kızın on sekiz yaşına geldiğinde bir yılan tarafından sokularak öldürüleceği belirtilir. Bunun üzerine kızın babası kral denizin tam ortasında bir kuleyi onartarak burada kızını saklamaya çalışır.
Bu olayda da anlatılana göre kaderin kaçışı olmadığı ve bir üzüm sepetinin içerisinde yılanın kızı sokarak ölmesini sağlar. Kral demirden bu olaydan sonra da tabut yaptırarak Ayasofya’ ya gömmüştür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder